Sağlıklı İç Sesinizi Güçlendirin
- Guzin Erkoc
- 19 Eki 2020
- 3 dakikada okunur
Hepimizin bir iç sesi vardır. Bazen bu ses olumludur: Cesaret verici sözler söyler, hikmetli öğütler verir, zor durumda yol gösterir. Diğer zamanlarda zarar vericidir: eleştirir, yargılar, aşağılayıcı sözler söyler, pes etmemizi, teslim olmamızı ya da bırakmamızı ister.
İç sesimizin sağlıklı olması kritik düzeyde önemlidir.
İç sesimiz, içsel deneyimimizi ve dış gerçekliğimizi şekillendirir. İçsel deneyim, düşünce süreçlerimiz ve duygusal deneyimimizdir. Bakış açımız da dış gerçekliğimizi şekillendirir. Bir şeyin doğru olduğunu düşünmek çoğu zaman onu doğru kılar ve bu şey gerçeklik olur. Bu da tutum, niyet, seçim ve eylemlerimizi şekillendirerek nasıl ilişki kurduğumuzu ve tepki verdiğimizi belirler.
Peki bu iç ses nereden geliyor? Tonu nasıl? Nazik ya da alaycıysa, kötümser ya da iyimser olma eğilimindeyse, nasıl bu hale geldi?
Çocuk gelişimi uzmanları, iç sesimizin kelimeleri ve dili ifade etmeye başladığımız 2-3 yaşlarında ortaya çıktığını söyler. Bu, çevreyi ve kendimizi farkındalıktan kaynaklanır. İç diyaloğumuz düşünce süreçlerimizin yansımasıdır.
Çocukken pek çok konuda çeşitli mesajları özümseriz:
Ben kimim (iyi veya kötü);
Dünya nasıl işliyor (iyi veya kötü);
Diğer insanlar nasıl (iyi veya kötü);
Ne beklemeliyim (iyi veya kötü).
Çocuk kaynağı sorgulamaz; bu yüzden etkiye açıktır. Ayrıca çocuklar, duyarlı ve memnun etmeye heveslidir. Kendilerine yakın olan sevdiklerinin mesajlarını içselleştirmede hızlıdırlar. Böylece ebeveynleri, öğretmenleri, ağabey ve ablalarının ve hayranlık duydukları akranlarının yargısını kabul ederler. Aksini düşünmek akıllarına gelmez. Bir çocuğun temel isteği kabul edilmek, sevilmek ve ait olmaktır.
Çocuğun yakınlarına bağlanma şekli, iç sesinin tonu ve tarzını şekillendirir.
Güvenli şekilde bağlanan çocukta iç ses kendinden emin, besleyici, teşvik edici ve eğitici olur.
Endişeli şekilde bağlanan çocukta iç ses endişeli, belirsiz, güvensiz, suskun ve endişeli olur.
Kaçınarak bağlanan çocukta iç ses eleştirel, yargılayıcı, güvensiz ve kayıtsız olma eğilimindedir.
Defalarca tekrarlanan belli ifadeler, zamanla inanış haline gelir ve bilinçaltının derinliklerine inerler. Onları o kadar sık duyup kendi içimizde tekrarlarız ki, artık geldikleri kaynaklardan duymamıza bile gerek kalmaz. Zihne böyle bir yerleştirmeden sonra uzun yıllar geçse bile, bir durum, kelime veya ses tonu bile bu inanışları tetikleyebilir ve iç ses olarak bilincimizde bizi rahatsız eder.
Olumsuz Temel İnanışlarınızı Ortaya Çıkarın
Kendinizi azarladığınız en yaygın olumsuz mesajlar veya suçlamalar neler? Aşağıdaki boşluğa bunu yazın:
"Ben ________________________."
Ne yazdınız? Aptal? Değersiz? Başarısızlık? Kötü? Sevilmeye layık olmayan? Sahte? Çirkin? İstenmeyen?
Kimse mükemmel değildir. Her zaman sevgi dolu, cömert, dürüst, hikmetli ve ihtiyatlı şeyler yapmayız. Evet, hata yapıyoruz. Bazen başarılı oluyoruz, bazen başarısız. Hiç kimse yüzde yüz iyi ya da kötü değil.
Kendinizi nasıl gördüğünüz ve kendinize söyledikleriniz, gerçeklikten farklı olabilir. Bununla birlikte, düşündüğünüz şey gerçekliğiniz olur. Bin örnek aksini kanıtlasa da sizin için doğru olan, kendinize söylediklerinizdir.
İç sesiniz yargılayıcı ve aşağılayıcıysa, sizi güçlendirmek yerine yıpratıyorsa, bu suistimaldir. Aynı şeyi başka birine söylemek ya da yapmak istismarsa, bunu kendinize söylemek ya da yapmak da istismardır.
Kendinizle sevgi ile nefret arasında gidip gelen, istismar edici bir ilişkiye hapsolduysanız, bu diğer ilişkilerinizi nasıl etkiliyor? Mutluluğa, büyümeye, potansiyelinizi gerçekleştirmeye, umuda ve çabalarınıza nasıl engel oluyor?
Sağlıklı iç ses, zihinsel sağlık ile aşırı kaygı ve depresyondan kurtulmak için kritik ve gereklidir.
Sağlıklı iç ses, kendimize karşı sevecen bir iyiliğe sahip olmamızı sağlar. Bu ses hikmetlidir, yol gösterir ve yenilenip ayağa kalkmamız için duymamız gereken şeyleri söyler.
Sağlıklı, destekleyici, sevgi dolu bir iç ses nasıl oluşturulur?
Öncelikle, kendinizle daha sağlıklı, sevgi dolu, kibar, şefkatli ve anlayışlı bir ilişki kurmaya başlayın. Bunu nasıl yaparsınız? İçsel iyiliğinizi keşfederek, bunu ortaya çıkarıp takdir ederek.
İçsel iyiliğiniz her zaman oradadır. Onu seçtiğiniz her an, bu iyiliği yaşayabilirsiniz. Nazik olduğunuzda, nazik davranan kim? Peki ya severken, sevgi dolu şeyi kim yapıyor? Siz verirken ve paylaşırken, bu eylemi kim gerçekleştiriyor? Siz.
Hepimizin içinde iyilik ve kötülük tohumları vardır. İç sesimiz, bu tohumları sular. Hangi sesi dinleyeceğinizi ve güçlendireceğinizi seçebilirsiniz. Ve bu sesi değiştirebilirsiniz.
Peki bunu nasıl yapabilirsiniz? Öz-farkındalığınızı arttırarak düşünce, tutum ve duygularınızı fark edip inceleyerek. Bu düşünce, tutum ve duygular doğru, gerçekçi, faydalı ve sağlıklı değilse, görüşünüzü ve düşüncenizi sağlıklı olacak şekilde değiştirin. İç sesiniz sağlıksız ve olumsuz olduğunda, onu fark edin ve her seferinde yerine sağlıklı olanı koyun. Örneğin, iç sesiniz, “Bak yine yapamadın. Beceriksizsin işte” dediğinde, “Evet, bunu başaramamış olabilirim; ama bu beni beceriksiz yapmaz. Başardığım çok şey var” deyip şimdiye kadar başardığınız şeylerin bazılarını kendinize hatırlatabilirsiniz. İç sesiniz, “Sevilesi biri değilsin” dediğinde, “Hiç de değil. Beni seven pek çok kişi var. Hepsinin önünde de Tanrı geliyor” diyebilirsiniz.
Her seferinde olumsuz iç sesi yakalayıp olumluyla karşılık verdiğinizde, olumsuz mesajlar zamanla gücünü kaybeder.
Beynin esnekliği sayesinde, uygulama ve tekrarla yeni sinir yolları yaratılır. Böylece yeni ve sağlıklı mesajları beyninize kaydedersiniz. Bunlar sizi güçlendiren, sağlıklı düşünme, tutum, niyet ve seçimler yaratan mesajlardır.
Eski olumsuz mesajlar solup giderken merak, neşe, sevgi, iyilik ve mutluluğu yaşadığınızda şaşırmayın. Bunu hak ediyorsunuz.
Olumlu iç sesinizi güçlendirmekte zorlanıyor musunuz? Hemen bize ulaşın. Evinizin rahatlığında güvenli, online danışmanlık hizmeti alın.
Comments